DEHB belirtilerini azaltarak çocuğunuzun ve sizin hayatınızı daha kolay ve huzurlu bir hale getirmeniz mümkün. Alacağınız birkaç önlemle günlük hayatında karşılaştığı zorlukları aşması, enerjisini pozitif yönde harcamasını, aile ortamınızı daha huzurlu hale getirmeniz imkansız değil.
1. OLUMLU BAKIN, OLUMLU YAKLAŞIN:
DEHB’li çocuğunuza yardımcı olmak istiyorsanız her şeye iyi tarafından bakmanız, olumlu tavrınızı korumanız ve sağduyunuzu kaybetmemeniz çok önemli. Siz ne kadar sakin olur, olumlu yaklaşırsanız çocuğunuzla o kadar yakınlaşacaksınız ve o da o kadar işbirlikçi ve sakin olacaktır.
• Çocuğunuzun davranışlarını tek tek değil, bütün olarak değerlendirin: Unutmayın ne yapıyorsa ya da yapmıyorsa, çoğu DEHB’den kaynaklanıyor. Hiç biri kasıtlı değil.
• Espri anlayışınızı koruyun: Biraz mizah anlayışıyla yaklaşmak şimdi sinirlerinizi bozan olayların gelecekte aileniz için gülümseten anılar olabilir.
• Küçük olaylara takılıp kalmayın, esnemeye hazır olun: Tüm ödevlerini yapmış, evdeki sorumluluklarının çoğunu yerine getirmişse bırakın bir gün de yatağını toplamasın. Ondan mükemmel olmasını beklemeniz ona en büyük haksızlık olur. Sadece hayal kırıklığına uğramakla kalmazsınız, aynı zamanda ondan da kendisi için imkansız hedefleri gerçekleştirmesini istemiş olursunuz.
• Çocuğunuza inanın: Çocuğunuzun iyi yaptığı, sizin için değerli, anlamlı, olumlu her yönünün bir listesini çıkarın. Dişinizi fırçalarken, araba kullanırken, yemek yaparken her fırsatta bu listeyi kendinize hatırlatın. Çocuğunuzun öğrenebileceğine, değişebileceğine, olgunlaşabileceğine inanın.
2. KENDİNİZE İYİ BAKIN:
Çocuğunuzun en büyük destekçisi, onun rehberi ve en önemlisi de gücünün kaynağı olduğunuza göre öncelikle sizin enerjik, sağlıklı ve güçlü olmanız çok önemli. Eğer sabrınızı kaybeder ya da yorgun olursanız gerekli desteği veremezsiniz. Uçuşlardaki güvenlik kuralını unutmayın! Oksijen maskesini önce kendinize takmazsanız, çocuğunuza yardım edemezsiniz.
• Sağlığınıza dikkat edin: Doğru beslenin, spor yapın, stresinizi azaltacak faaliyetlere yönelin.
• Gerektiğinde destek alın: Süper kahraman gibi her şeyi kendiniz yapmak zorunda değilsiniz. Her zaman profesyonel olsun olmasın destek alabileceğinizi, öğretmeniyle ve çocukla iletişimde olan diğer kişilerle bir ekip halinde koordineli hareket edebileceğinizi unutmayın. Sizinle aynı durumda olan anne-babalarla temasta olun, yalnız olmadığınızı bilmek, onlardan tavsiyeler almak ve tecrübelerinizi paylaşmak içinizi rahatlatacaktır.
• Mola verin: Bir nefes alıp, şarj olabilmeniz, kısa bir mola verebilmeniz için, çocuklarınızı birkaç saatliğine bırakabileceğiniz kişileri bir düşünün Anneanne, babaanne, bir arkadaş, bir akraba? Size bu teklifi yapmışlar ve siz de reddetmişseniz bir dahaki sefere mutlaka kabul edin. İçiniz rahat değilse onlarla çocuğunuzu nasıl daha rahat iletişim kurabileceklerini anlatın.
3. EVCİL BİR HAYVAN HAYAL EDEMEYECEĞİNİZ KADAR YARDIMCI OLABİLİR
Koşturacak onca şey, DEHB’li bir çocuk ve bir de evcil hayvan mı? Evcil hayvan bir yük gibi görünse de aslında çocuklara sorumluluk kazandırmada oldukça yardımcı olabiliyorlar. Dışarı çıkarılması, suyu, maması, temizliği, hastalanırsa ilaçlarının takibi… Tüm bunları çocuğunuzun yapabileceğini düşünmüyorsunuz öyle değil mi? Sizi şaşırtabilir. Hem size de iyi gelir. Araştırmalar evdeki hayvanların depresyona, strese karşı çok iyi geldiğini gösteriyor.
4. BİR YAPI OLUŞTURUN VE ONA BAĞLI KALIN.
Belirlenmiş bir yapı içinde olduğunda DEHB’li çocuklar görev ve sorumluluklarını daha rahat yerine getirebiliyor. Yapmanız gereken ona bu “yapılandırılmış” ortamı oluşturmak.
• Günlük rutin oluşturun: Aklınıza gelebilecek her şey için bir rutininiz olsun. Yemek saati, uyku saati, ödev saati, eğlence saati, arkadaşlarla buluşma saati, doktor randevuları, evcil hayvan bakım saati ya da günlük yapması gerekenler her ne ise… Aynı saatte, aynı yerde, aynı formatta, aynı süreyle yapılan işler alışkanlıklara dönüşür. Tıpkı sabahları otomatik olarak yüz yıkamak gibi. Bu alışkanlıklar da hayatınızı kolaylaştırır.
• Saat ve alarm kullanın: Evin mümkün olan her yerine saatler koyun. Önemli konular için alarm kurun. Ama bir aktiviteden diğer aktiviteye geçiş için mutlaka bir geçiş süresi tanıyın. Ödev yap, banyo yap, yemek ye, oyun oyna, köpeği dışarı çıkar… Bir soluk almaya kimin ihtiyacı olmaz ki!
• Günlük programını basitleştirin: Okul çıkışı basket, basket çıkışı gitar, gitar sonrası evde ödev… Yok olmadı… Evet boşa zaman harcamamak güzel ama bu kadar yoğun bir program DEHB’libirinin tansiyonunu zıplatır. Mecazi anlamda yani.
• Sakinleşme köşesi olsun: Kendini dinleyebileceği, ona özel bir yeri olsun. Koca bir oda ayırmak değil, kendini rahatlatabileceği bir köşesi olsun.
• Önce siz düzenli olun: Evde her şeyin yeri belli olursa DEHB’li çocuğunuz için hayat daha kolay olur. Anahtarını koyduğu kasenin yeri durmadan değişirse ondan anahtarını kaybetmemesini bekleyemezsiniz.
5. MEŞGUL OLMAK HER ZAMAN BOŞ KALMAKTAN İYİDİR.
Üzerine çok gelindiğini hissetmeyeceği şekilde fazla boş zaman bırakmayın. Boş zamanlar DEHB belirtilerini körükleyebilir. Size yemek yapmaya yardım etsin, resim çizsin, spor yapsın, kardeşiyle oynasın… Ama lütfen televizyona ya da ekran oyunlarına bakıcılık görevi vermeyin…
6. KURALLAR KOYUN VE MUTLAKA UYGULAYIN.
DEHB’li çocuklar diğerlerine göre daha çok kuralların olmasına ihtiyaç duyar. Aileniz için kurallarınızı belirleyin, bir kağıda listeleyin ve çocuğunuzun görebileceği bir yere asın. Kurallara uymanın ya da uymamanın sonuçlarını da anlatın. Ama kesinlikle çocuğunuzu DEHB nedeniyle zaten yapamayacağı bir şey için kesinlikle cezalandırmayın.
• Takdir etmeyi ihmal etmeyin: DEHB’li bir çocuğun övgüden çok eleştiri ile günlerini geçirdiğini aklınızdan çıkarmayın. Olumluya odaklanın. İyi davranışlarını mutlaka takdir edin. Bir gülümseme, bir teşekkür, kocaman bir sarılma farkında olduğunuzu göstermek için harika yollar. Olumlu davranışlara vereceğiniz olumlu bir tepki, olumsuz davranışlara vereceğiniz olumsuz tepkiden çok daha etkilidir.
7. BIRAKIN HAREKET ETSİN:
DEHB’li çocuklar, nereye harcayacaklarını bilemedikleri fazladan enerjiye sahiptirler. Onu bir spora yönlendirerek bu enerjisini olumlu kullanmasını sağlayabilirsiniz. Böylece daha sağlıklı olur, dikkatini daha kolay toplar, depresyondan uzak durur, daha iyi uyur böylece de beyin ve fiziksel gelişimi desteklenir.
8. HER ŞEYİN BAŞI DÜZENLİ UYKU
Uykusuzluk dikkati azaltır, sinirleri bozabilir.
9. DENGELİ BESLENME ÖNEMLİ
Bazı besinler DEHB’nin etkilerini tetikleyebilir, bazıları ise birçok sıkıntının kolay atlatılmasına destek olabilir.
10. YEŞİLDEKİ HUZUR:
Doğaya çıkmak kime iyi gelmez ki? Araştırmalar, doğada vakit geçirmenin DEHB’li çocuklar için faydalı olduğunu, beton zeminde oynamak yerine, bol ağaçlı, çimen zeminde oynamanın DEHB’nin belirtilerini azalttığını gösteriyor. Bol bol parklara, bahçelere gitmeniz hem çocuğunuza hem de size taze bir soluk aldıracaktır.
11. ONA NASIL ARKADAŞLIK KURACAĞINI ÖĞRETİN:
Dürtüsellik, sosyal becerilerinin yeterince gelişmemiş olması, zamanı yönetememesi, planlamadaki eksiklikler gibi sebeplerle DEHB’li çocuklar arkadaş edinmede zorlanabilirler. Daha doğrusu diğerleri onu arkadaş grubuna almakta isteksiz olabilirler ya da alay konusu yapabilirler. Halbuki kim komik, eğlenceli, yaratıcı bir arkadaş istemez ki? Çevresindeki potansiyel arkadaşlara bu kuvvetli yönlerini gösterebilmesi için fırsatlar yaratın. Kimlerin gerçek arkadaş, kimlerin olamayacağını anlatın.
• Sosyal becerilerini geliştirmesine destek olun: Arkadaşlık kurabilmenin yolu sosyal becerilerini geliştirmeden geçiyor. Topluluk içinde nasıl davranmalı, sosyal kurallar nedir, başkalarının vücut dilini nasıl okur, başkalarının söylediklerini dinlemek neden önemlidir…
o Çocuğunuza yumuşak bir üslupla ancak dürüstçe sıkıntılardan ve bunları nasıl aşabileceğinden bahsedin.
o Karşılaşabileceği senaryolar için evcilik oynar gibi canlandırmalar yapın. Arada rolleri değişin. Çok eğleneceğiniz garanti.
o Arada sırada bazı arkadaşlarıyla bir araya getiriyorsanız, bir arada olduğu çocukların onunla gerek fiziksel özellikler gerekse dil açısından aynı gelişim seviyesinde olmalarına özen gösterin.
o Hemen birçok çocuğun arasına sokmayın, başta birebir arkadaşlık kurmasına fırsat verin. En başlarda gözlemleyin, sonrasında davranışları hakkında onunla konuşabilirsiniz.
o Vurma, itme, bağırma gibi şiddet içeren davranışlara müsamaha göstermeyin.
o Oyun oynaması, sosyal ortamlara girmesi, deneyerek öğrenmesi için fırsatlar yaratın. İyi davranışlarını teşvik edin.
12. ÇOCUĞUNUZA BUNLARI SÖYLEMEKTEN VAZGEÇİN:
Düzelmeyen davranışlardan, yapılmayan ödevlerden, kaybolan eşyalardan, unutmalardan yorulmuş olabilirsiniz. Ama DEHB günlük hayatını normal sürdürebilmesi için onun önünde bir engel, tabii siz yol göstermezseniz. DEHB’nin getirdiği onca sorun yetmezmiş ön yargılı eleştirilerinizle yaklaşmayın çocuğunuza.
13. ÇOCUĞUNUZU, AKILLI SEÇİMLER YAPMAYA TEŞVİK EDİN:
Çocuğunuzun birçok seçenek içerisinde, hangisini seçeceğini bilmeden takılıp kalmasını istemiyorsanız, seçenekleri sınırlayın. Örneğin birçok ödevi varsa ve nereden başlayacağını bilmiyorsa “Önce matematik ödevini mi, Türkçe ödevini mi yapmak istersin?” şeklinde sorduğunuzda 2 seçenek arasından kolaylıkla, tercihini belirleyip ödevini yapmaya başlayabilecektir. Bu seçenekleri çocuğunuzun yapması gerekenlere belirlerseniz hangisini seçerse seçsin sonunda bir sorumluluğunu yerine getirmiş olur.
14. BIRAKIN FİKİRLERİNİ SÖYLESİN, TEPKİ VERSİN
Sizin söylediğiniz bir yönteme itiraz ettiğinde onu susturmayın. Bırakın kızgınlığını, tepkisini ifade etsin, düşüncesini dile getirsin. Bir hayal kırıklığı yaşadıysa, terbiye sınırları içerisinde, size cevap vermesinden, tartışmasından, bunu size söylemesinden daha doğal ne olabilir ki? Hem böylece ona uzlaşma becerisini kazanabilecek fırsatlar yaratırsınız.
Psk. Dan. Nurgül Kıssacık